Dershaneler Kapatılınca Tazminatlar Büyük Sorun Olacak
MEB bünyesinde yer alan 3 bin 640 dershane kapatılmaları halinde milyonlarca liralık tazminat ödemekle karşı karşıya kalacak.
Dershaneler ilkin çalışanlarına, ardından da kirada oldukları binaların sahiplerine tazminat ödeyecek. Özel Dershaneler Birliği (ÖZDEBİR) ile Güven Dershane Sahipleri Derneği (GÜVENDER) temsilcileri bu durumun şuan için konuşulmadığını, dershanelerin kapatılmasıyla büyük sorun haline geleceğini söyledi.
ÖZDEBİR Antalya Temsilcisi Aydın Vural, 27 yıllık bir dershaneci olarak ortada kurumlarının kapatılmasını haklı kılacak bir neden olmadığını söyledi. Bakanlığın ortaya koyduğu gerekçelerin hiçbirinin dershaneleri kapatma gerekçesi olamayacağını savunan Vural, sivrisineği yok etmek için onu üreten bataklığın kurutulması gerektiğini kaydetti.
Devletin eğitim işini iyi yapamamasından dershanelerin ortaya çıktığını ver tercih edildiğini vurgulayan Aydın Vural, "Devlet, Milli Eğitim'de işleri çok iyi yapamadığı için, veli okullara çok fazla güvenmediği için çocuklarını dershanelere gönderiyor." dedi. Dershaneler kapatıldığında öğrencilerin bugün 4-5 lira olan ders saatine 100 lira ödemek zorunda kalacağının anlatan Vural, " Bunu kaç kişi ödeyebilir?" diye sordu.
Dershanelerin kapatılmasıyla birlikte bugün konuşulmayan başkaca sorunların da ortaya çıkacağının altını çizen Aydın Vural, bu konuların başında tazminatların geleceğine işaret etti. Kapanan dershanenin çalışanına kıdem tazminatı, mülk sahibine ise sözleşme ve bina tazminatı ödemek zorunda kalacağını kaydeden Vural, "Bu yıl Konyaaltı'nda yeni bir şube açtım. Bir dünya masraf yaptım ve 5 yıllık sözleşme imzaladım. Devlet kapatırsa çalışanlarımızın ve mülk sahibinin tazminatı ne olacak?" şeklinde konuştu.
GÜVENDER Antalya Temsilcisi Rahmi Dakak da Aydın Vural'ın dikkat çektiği tazminatlar konusunun dershaneler kapatılırsa çok büyük sorun olacağını söyledi. Antalya'da ilçeleriyle birlikte 100 civarında dershane bulunduğunu belirten Dakak, buralarda görev yapan bin 500 öğretmenin 4-5 bin civarında öğrenciye eğitim verdiğini kaydetti.
Rahmi Dakak, MEB'in dershaneleri kapatmak için ortaya koyduğu gerekçelerin 'çok yüzeysel' olduğunu savundu. Dakak, dershanelerin kapatılmasıyla birlikte yaşanacak sorunlara şu sözlerle dikkat çekti:
"Bina sözleşmelerimiz var. Mülk sahipleriyle binasını dershaneye çevirmesi halinde 8-10 yıl kiracı olarak kalacağımızı taahhüt ediyoruz. Dershaneler kapatılırsa dönüşümünün parasını isteyecek bizden. Binadan çıkarken eski haline getirilecek. Her binada nereden baksanız 200-300 bin lira maliyet getirir bu. Güllük şubemize 20 yıllık projeksiyonla 9 milyon lira yatırım yaptık. Yeniden masraf yapıp binayı yıkacağız. Öngörülemeyen çok masraf var."
Rahmi Dakak, çalışanlara ödenmesi gerekecek kıdem tazminatlarıyla ilgili de şunları söyledi: "20 öğretmenim varsa ve 5 yıldır çalışıyorsa benim 100 tane maaş ödemem gerekir. Her dershane için 200-300 bin TL'de çalışan tazminatı vardı. Büyük dershanelerde bu rakam daha da çoktur. Binalarımızın sırası, sandalyesi, milyonlarca liralık yatırım var. Kime devredeceğiz ya da satacağız. Bunların hepsi şu an için konuşulmayan konular. Dershanelerin kapatılması fiilen hayata geçtiği anda çok büyük sorunlar olur."
Dakak, yayınevleriyle yaptıkları anlaşmalardan doğacak ödemelerin ise anlattıklarına dahil olmadığını söyledi.